Karakadı Alaaddin Cami

ÇİNGENE FIRINI CAMİİ Atlamataşı civarında, Selâmi Ali Caddesi ile Kassam Çeşmesi Sokağı’nın kavşağı yanında ve Selâmsız Caddesi üzerinde idi. 1935-37 seneleri arasında yıkılmıştır. Ahşap bir yapı idi. Minaresi de ahşap olduğundan cami yıkılınca bir yük arabasına konup Geredeli Mescidi’ne nakledilmişti.Mescit, adını civarındaki bir fırından almıştır ki, bugün de faaliyettedir. Mabet, halk ağzında Karakadı, bu isimden bozma olarak Karagazi isimleri ile de anılırdı. Yanındaki İsmail Ağa Mektebi’nin diğer bir adı da Karakadı Mektebi idi. Eski Üsküdarlıların bir çoğu bu mektepte okumuştu.

İyi

Güzel bir camii. Şadırvanında sıcak su vardır.

Temiz sakin . Iyi konumda

Huzurlu küçük bir cami...

Çok garip kalmış sokak kedilerine gerektiği şekilde müdahale edilmeyen yine de dış güzelliğini koruyan bir camii...

Otopark sorunu var

Üsküdar deyince akla gelen yapılardan biri de camidir. Cami Üsküdar’ı tanımlamak için kullanmanız gereken ilk kavramdır. Büyük-küçük, eski-yeni, uzak-yakın yüzlercesini burada görebilirsiniz. Karakadı Alaaddin Camii de Üsküdar Meydanı’na yakın konumuna rağmen iç konumda kalması nedeniyle pek çok kimsenin bilemediği bir camidir. Tam köşe başında, yaya geçişinin yoğun olduğu lokasyonda. Fakat yüksek sayılabilecek merdivenleri nedeniyle yaşlı ve engelliler için dezavantajlı sayılır. Dar sayılabilecek hacmine rağmen tuvalet ve abdesthanesi ile hizmet vermeye çalışıyor. Arka bahçesindeki haziresinde de misafirlerini de kucaklamış.

Bu 1988 yılında inşa edilmiş oldukça yeni bir camidir.

Görevli hocaların ehliyeti ve tevazuu göz dolduruyor