ÇANDIR KALESİ

Ermeni kaleleri arasında mimari açıdan en zengin ve tarihi en karışık olanıdır. Ancak kalenin tarihi Ermenilerden daha eskilere gitmektedir. Buranın Bizans kalesi Papirion veya Papurion olabileceği ileri sürülmektedir. 14'üncü yüzyılın ortalarında kısa bir süre Karamanoğulları tarafından işgal edilmiş, 14'üncü yüzyılın sonlarında ise Memlükler’in eline geçmiştir. Kalenin önemli özelliği kapısıdır. Kaleye çıkmak için iki kıvrımlı yaklaşık 172 basamaktan oluşan bir merdiven kullanılmaktadır. Birinci kıvrıma yaklaşık 1.30 santimik yükseklikteki bir açıklıktan girilmektedir. Güneybatı tarafında kısmen yontulmuş bir kapıdan doğal bir su havzasına giden merdivenler görülmektedir. Bu oyuk bir sarnıça dönüştürülmüştür. Batı tarafında ise sarnıça su taşımak için kemer yapılmıştır. İlk merdiven basamaklarının olduğu yerin doğu tarafı duvarla korunmuştur. Ancak bu duvar yıkıldığı için demir korkuluk yapılmıştır. Merdivenin birinci kısmının sonunda yuvarlak pervazlı bir kapı sonrada bir koridor görülür. Bu koridorun duvarları uçurumun kenarına dayanmıştır. Bu tarz giriş pek rastlanmayan bir özelliktir. Sadece Dağlı Kalesi’nde böyle koridorlu merdivenli giriş bulunmaktadır. Merdiven basamaklarının yok olan taş basamakları yerine bazı yelerde demir basamaklar yapılmıştır. Zirvedeki kale içerisinde yer alan kalıntılardan en dikkat çekici olanı kuzeybatıdakidir. Burada kilise kalıntısı ve iki katlı bir yapı kompleksi yer almaktadır. Yapı kompleksine ait büyük odalar arasında kemerli geçiş kapıları, sağlam durumda olan diğer odalardaki süsleme unsurları ve boya izleri hala görülebilmektedir. Üst kat odalarına küçük bir merdivenle çıkılmaktadır. Bu katta kuzeybatı kenardan güneye doğru ilerleyen yapıların tahrip olduğu görülmüştür, Ayrıca bütün bu yapı kompleksini çevreleyen geniş alanın duvar kalıntılarına da yer yer rastlanmaktadır. Kilisede bulunan taş işçiliği 11'inci yüzyıl özelliği taşımaktadır. Apsis kenarlarındaki yan odalarda yer alan iki katlılık bölgede pek görülmeyen özelliktir. Çok tahrip olmuş kilisedeki taşlarda yer alan motifler görülmeye değerdir ve kalenin doğusunda yer alan Kızlar Manastırı’ndaki kilise ile benzerlik göstermektedir. Son zamanlarda bu bölgedeki yapılarda özellikle kuzeybatı dış cepheden görülen kısımda yoğun yıkılmalar meydana gelmiştir. Kaleye ait diğer yapı grupları yoğun bitki örtüsünden görülemese de tespit edildiği kadarıyla güneydoğu kesimde sivil halkın ikamet ettiği bazı yapı kalıntıları, tahrip olmuş bir kilise kalıntısı, sarnıçlar, duvar kalıntıları ve bir lahit bulunmaktadır.

Yol gösteren Hiçbir levha yok, saatlerce dağ yollarında dolaşıp vazgeçmek üzereyken kalan son yola girip bulabildim. Araç arıza yapsa telefon vs. Çekmiyor riskli ve bakımsız bir yer

Yolu zor bulunuyor ve kaleye doğru gitmenizi öneririm. Navigasyonda gösteriyor ama telefonunuz çekiyorsa. Üstü dümdüz hatta nasıl yapıldığını anlamakta zorluk çekeceğiniz bir gece kondusu bile var. Kalenin çıkışı ve manzarası şahane ama içinde keçiler bariniyor sanki ve merdivenden çıkarken dikkat etmek gerek. Koku hassasiyeti olana da tavsiye etmem.

Çandır Kalesi'ne gitmek için çok zorlu yollar aşmamız gerekti. 3 kez birbirine paralelmiş gibi görünen yollar sebebiyle rota değiştirdik. Stabilize yolların bir çok noktası maalesef kötü durumda, arabanın alt takımlarını orada bırakmamak için çok çaba sarf ettik. Ancak asla pes etmedik 😀 Ulaştığımız manzara zorlu yolculuğumuza değdi. Yüzyıllar önce orada yaşamış insanların mimari zekası karşısında saygıyla eğildik. Kaleye çıkmak için kayalıklar oyularak merdiven yapılmış. Küçücük bir kapıdan girip tırmandığımız merdivenlerde tam anlamıyla tarih kokusu alamıyorsunuz, çünkü günümüzde maalesef tahrip olan yerler demirler ve betonlarla çözüldüğü için yer yer estetikten mahrum kalıyorsunuz. Mimarisine ve tarihine puanımız tabiki 5, ancak Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın böyle bir tarihi dokuyu bu kadar bakımsız bırakması, ulaşımı için herhangi bir çözüm sunulmamasının yanı sıra sadece iki tabela ile olayı bitirmesine puanımız 1. Mecburen ortalama verdik. Tarihi dokulara merakı olanların görmesi ve o havayı solumasını isteriz. Yarı yolda pes etmeyin bir de tabanı alçak bir arabayla gitmeyin. Ve lütfen oradan ayrılırken çöplerinizi yanınızda indirip çöp konteynerleri bulun ve oraya atın💯

Önce gözde kalesine gittim ardından gelmişken Çandır kalesine gideyim dedim. Yolda tabela yok, yol kenarında denk geldiğim köydekilere sordum ama nafile gidiş yolunu bulamadım. Orman yolundan tesadüf eseri asfalt yola çıkıp geri döndüm :)

Mersinde ilk kültürel gezi durağımız oldu, dibine kadar gittikten sonra ulaşmak biraz zor oldu, 3 kere yanlış yola girdik, en sonunda ulaştık, 4 yaşında çocukla çok da zorlanmadan gezebildik. Araçla kaleye kadar ulaşılabilir ancak bir kaç yerde aracın değmemesi için çok dikkatli geçmemiz gerekti. Tabiki bakımsız bir yer, yıllar önce çirkin korkuluklar yapıp bırakmışlar. Bizim baya keyif aldığımız bir gezi oldu.

Görülmesi gereken bir yer Fakat Yolları çok berbat hiçbir hizmet yok Herhangi bir uyarıcı tabela yok yollarda İnşallah kısa bir sürede düzgün bir yol ve uyarıcı yol gösteren tabela yaparlar

Ayvagediği yaylasında tabelasını görünce merak edip yola düştük. Ama büyük hataydı. Yolda hiç bir tabela yok. Yol sürekli ayrılıyor ve navigasyon işe yaramıyor. 1 km kalmasına rağmen yolu bulamayıp geri döndük.Eminim kale güzeldir ama yol olmayınca bir işe yaramıyor.Zaman kaybı.

Gidilmeye değer bir yer. Yolu Çandır köyü tarafından gidilirse daha iyi. Citroen C4 ile gittik. Kale girişinin önüne kadar gitmek mümkün. Bu tarih itibariyle... Çünkü ilerleyen zamanlarda ne olur bilmiyorum. Yol ve kale bakımı 10 üzerinden 0. Kale aslında çok özel bir yer. Tarihinin 14.yy a dayandığı söyleniyor. Estetik olarak çok güzelmiş ama çoğu gitmiş azı kalmış. Merdivenler tırmanmaya müsait. Çocuklar da çıkabilir. Kalenin olduğu yerde imkanlar sıfır. Tuvalet çeşme hiçbir şey yok. Ona göre gidilmesi gerekir. Manzarası harika. Gidilmesi zor olduğu için doğallığı bozulmamış ve bir o kadar da terk edilmiş. Kamp için kale girişi uygun bir yer.

Efsanevi bir kale ancak bakımsızlıktan yok olmak üzere. Restore edilse ziyaretçi akınına uğrayacak bir miras.

Manzara müthiş.Eski bir Ermeni yerleşimi ve kalesi Paperon manastırı.Kervan yollarını koruma amaçlı hakim düz bir tepeye kurulu kale ve yapılar bulunuyor.Ayvagediği yaylasına geldiğinizde görmeden dönmeyin...

35 yıl önce oglum daha 10 aylık bebekken üyesi olduğumuz sanat kulübü gezisiyle yuruyerek gittiğim Çandır Kalesi yolunun bu kadar inişli çıkışlı olduğunu pek hatırlamıyorum. Ayvagedigi yaylasindan itibaren yolda sadece yayla çıkışında bir Çandır tabelası dışında başka yönlendirme yoktu. :( yolun yarisinda tadi bana göre meyvemsi, soğuk su akan bir çeşme var. Çandır Kalesi ne yaklaşırken sol yukarıya doğru bakarsanız uzaktan görebilir, fotoğraf çekebilirsiniz. Kaleyi görerek yol tahmini yaptık ve zaman zaman bozulan yolda, az da olsa korkutucu uçurum kenarlarında patinaj çekerek masa şeklindeki dağa yaklaştık. Dikkat!!! Kalenin batı tarafındaki yamaca yaklasirken, yol daralıyor ve çok keskin adeta bir saç tokası şeklinde anı bir viraj var. Bu virajda uyarıcı tabela yok. Ya yolun uçurum tarafına dikkatlice yaklaşıp, aynı anda solunuza sürekli bakarak virajın başladığını görünce ani sola direksiyon kıracaksınız, ya da yamaca yaklaşırken aracınızda birisi varsa, inip önden yürüyecek ve virajı önceden görüp sizi el kolla yönlendirerek virajı geçeceksiniz. Virajdan sonra yol nisbeten rahatlıyor ve masa dağın doğuşuna geçiyorsunuz. Yolun sonuna sağınız dik kayalık ve solunuzda büyükce bir kayanın arasından geçerek geliyorsunuz. Burada geniş yaklaşık 1.500 m2 lik hafif sola eğimli bir meydan var. Aracınızı buraya park edebilirsiniz. Ben saç tokası keskin virajda başka arabanın dönüşünü engellemeyecek şekilde park ederek kale merdivenlerine yürüdüm. Aracınızı park ettikten sonra masa şeklindeki dağa doğru bakın, kayalarda demir trabzanlari olan merdivenler göreceksiniz, bu merdivenlere meydandaki adeta gizlenmis!! giristen ulaşabilirsiniz. Merdivenler yaklaşık 180 basamak. Merdivenlerin sağında ve solunda oldukça sağlam yapılmış demir trabzanlar çıkışınıza çok yardımcı olacak. Masa dağın tepesinde inşaatı yarim kalmış, hangi amaçla, kim tarafından yapıldığı belli olmayan betonarme (kumu, çakılı, tuğlayı vs nasıl çıkarmışlar hayret ettim) bir küçük ev var. Orman Genel Müdürlüğü tarafından yangın gözleme kulübesi olabilir. Masa dağın tepesinde bir çok define kazısı fotoğrafladım. Hattâ kale ve kilise kalıntıları arasında bir kürek parçası da fotoğrafladım. Kazılar tarihi kaleye epey zarar vermişler. Manzara harika. Yürürken dikkatli olmanızda yarar var, uçuruma dikkat!!

Değerlendirilmesi gereken Tarihi bir yer. Ama ne yazık ki sahipsiz ve bakımsız kalmış bir yer. İddia ediyorum ki Mersin'de buradan daha Tarihi ve önemli bir yerin olmadığıdır. Tanıtıp ve reklamı yapılamadığı için harabe bir durumda kaderine teslim edilmiştir.

Eski adı Paperon. Aynı hat üzerindeki diğer kaleler gibi çevreye hakim yüksek kayalıklar üzerine kurulu olan kaleye ulaşım toprak bir yoldan ve hiç bir tabela yok. Kaybolma ihtimaliniz yüksek. Kemerli mimari ve taş işlemeler çok güzel. ... Ggg... ................ Kkkkkkk....... ...................... ................ Mmmmm..... .................... ............. Nnnnn.... ..................... ........................ Jjjjj...... .................... .................. ....................... Aaaa......... .............................. Hhhhh................ .......................................... ................ .................. ........................................ ......................... ............... ................ ............................. ....................... ..............................

Çok güzel bir yolu var çok iyi bakılmış herkese öneririm

Doğru düzgün yönlendirecek tabela yok. Yollar biraz bozuk her araç için uygun değil. Yolun yarısında Geri döndük

Çok begendim mükemmel manzarası harika yapılar var ama bakımsızlıktan çoğu bolum göçmüş acil restorasyon gerekiyor

Görülmesi gereken güzel ve bakir bir yer. Tarih tabelaları olmayışı ve bakımsızlığını saymazsak güzel diyebiliriz.

Gitmeye deymez yol çok kötü ve kaleye cikilmasi zor

474 ve 491 yılları arasında hüküm süren ve çeşitli karışıklıklarla uğraşmak zorunda kalan Doğu Roma imparatoru Zeno 475 yılında başkentten kaçıp, geçici bir süre için Paperon adlı bir kaleye saklanmıştı. Bu kalenin Çandır kalesi olduğunu düşünülmektedir. Çok stratejik bir noktada kurulmuş olan kale sonraki yüzyıllarda da kullanıldı ve 12. ve 14. yüzyıllar arasına Kilikya Ermeni Krallığının en önemli kalelerinden biri oldu. Kalenin önemi İç Anadolu'ya ve doğudaki Namrun'a giden yolları denetleyen konumundan kaynaklanıyordu. Kale daha sonra sırasıyla Karamanoğulları, Memluklar ve Osmanlılar eline geçmiştir. Detaylı bilgi için Youtube kanalıma bakınız.

Manzara mithis. 1156 metre rakimi ile mersin ve tarsusu izlersiniz. Lakin bozuk yoldan dolayi arabasina kiyamayanlar gitmesin

Çok güzel bir Kale muazzam bir manzarası var.Ama çok bakımsızdır.

Orta çağdan kalma bir kale Doğal yapîsından dolayı çok korunaklı bir kale

Bir güzellik abidesi... Daha fazla korunması lazım. Biraz merdiven var, sağlık sorunu olmayanlar rahatlıkla çıkabilir.

Gidilmeye değer bir yer.

Çandır Kalesi Herşeyi ile Muhteşem bir Kale Malesef Koruyamamışız

Çok güzel yerler

TARİHİ BİR YER ÇOK GÜZEL

Bu kale Ermeni Kaleleri arasında mimari açıdan en zengin ve tarihi en karışık olanıdır. Ancak kalenin tarihi Ermenilerden daha eskilere gitmektedir. Buranın Bizans kalesi Papirion veya Papurion olabileceği ileri sürülmektedir. 14. yüzyılın ortalarında kısa bir süre Karamanoğulları tarafından işgal edilmiş, 14. yüzyılın sonlarında ise Memlükler’in eline geçmiştir. Kalenin önemli özelliği kapısıdır. Kaleye çıkmak için iki kıvrımlı yaklaşık 172 basamaktan oluşan bir merdiven kullanılmaktadır. Birinci kıvrıma yaklaşık 1.30 cm.’lik yükseklikteki bir açıklıktan girilmektedir. Güneybatı tarafında kısmen yontulmuş bir kapıdan doğal bir su havzasına giden merdivenler görülmektedir. Bu oyuk bir sarnıça dönüştürülmüştür. Batı tarafında ise sarnıça su taşımak için kemer yapılmıştır. İlk merdiven basamaklarının olduğu yerin doğu tarafı duvarla korunmuştur. Ancak bu duvar yıkıldığı için demir korkuluk yapılmıştır. Merdivenin birinci kısmının sonunda yuvarlak pervazlı bir kapı sonrada bir koridor görülür. Bu koridorun duvarları uçurumun kenarına dayanmıştır. Bu tarz giriş pek rastlanmayan bir özelliktir. Sadece Dağlı Kalesi’nde böyle koridorlu merdivenli giriş bulunmaktadır. Merdiven basamaklarının yok olan taş basamakları yerine bazı yelerde demir basamaklar yapılmıştır. Zirvedeki kale içerisinde yer alan kalıntılardan en dikkat çekici olanı kuzeybatıdakidir. Burada kilise kalıntısı ve iki katlı bir yapı kompleksi yer almaktadır. Yapı kompleksine ait büyük odalar arasında kemerli geçiş kapıları, sağlam durumda olan diğer odalardaki süsleme unsurları ve boya izleri hala görülebilmektedir. Üst kat odalarına küçük bir merdivenle çıkılmaktadır. Bu katta kuzeybatı kenardan güneye doğru ilerleyen yapıların tahrip olduğu görülmüştür, Ayrıca bütün bu yapı kompleksini çevreleyen geniş alanın duvar kalıntılarına da yer yer rastlanmaktadır. Kilisede bulunan taş işçiliği 11. yüzyıl özelliği taşımaktadır. Apsis kenarlarındaki yan odalarda yer alan iki katlılık bölgede pek görülmeyen özelliktir. Çok tahrip olmuş kilisedeki taşlarda yer alan motifler görülmeye değerdir ve kalenin doğusunda yer alan Kızlar Manastırı’ndaki kilise ile benzerlik göstermektedir. Son zamanlarda bu bölgedeki yapılarda özellikle kuzeybatı dış cepheden görülen kısımda yoğun yıkılmalar meydana gelmiştir. Kaleye ait diğer yapı grupları yoğun bitki örtüsünden görülemese de tespit edildiği kadarıyla güneydoğu kesimde sivil halkın ikamet ettiği bazı yapı kalıntıları, tahrip olmuş bir kilise kalıntısı, sarnıçlar, duvar kalıntıları ve bir lahit bulunmaktadır.

Muhteşem güzellik tarih öncesi hava süper bir yer. Fakat yol biraz sıkıntı. Giderseniz dikkat edin.

Yaşlılara göre deyil genç ve dinamik kişilere özel

TARİHİMİZİN KIYMETİNİ HİÇ BİLMİYORUZ :-(

Yol yoktur 4x4 aracınız yoksa gitmeye çalışmayın

Tarihî Ermeni kalesi

Çok Güzel görünüyor daha faklı bi tabya, Gidip görmek isterim.

Manzara sis olmasaydi harikaydi. Restorasyan yapilmali.

Tarih ve doğanın içiçe olduğu güzel bir yer

Tahrip olmuş kale içinde kilise Görülmeye değer.

Çok değişim bir alan

Çılamadım ama güzel diyorlar😊

Güzel ama ziyaret etmeye değmez. Hiçbir hizmet yok ama yakınlarda dağın zirvesinde güzel bir köy var ama kalenin manzarası çok güzel, tüm Mersin'e bakıyor.

Harika ve tuhaf. En müstahkem kalelerden biri ama bakımsız ve kimsenin umurunda değil.

Süper

Mutlaka uğrayın

Gitmeyi düşünüyorum

Ulaşımı çok zor.

GİTMESİ ZOR MANZ araHARİKA

Güzel ve tarihi

Mükemmel