Ali Suavi Heykeli

İstanbul'da yürüyüş yapmayı planlıyorsanız oturup çay içmeniz gereken sokak

1839-1878 yılları arasında yaşamış, Türkçülük ve Turancılık akımlarının savunuculuğunu yapmış, II.Abdülhamit’e karşı başarısız bir darbe girişiminde bulunan ve neticesinde öldürülen gazeteci yazar. Sokak aralarına yapılan bu tarz heykeller/anıtlar kültür ve tarih bilgisi gelişimi için çok değerli

Ali Suavi Anıtı, gazeteci ve araştırmacı Ali Suavi'nin adını taşıyan caddeye dikildi. Aynı zamanda “zanaatkarlar sokağı” olarak da anılır. Anıt büyük bir kitaptır. Üzerinde bir parşömen, bir yığın küçük kitap ve bir Suavi büstü var. Ne yazık ki anıt en iyi durumda değil. Ancak yine de sıradışı ve ilginç.

Ali Suavi Heykeli, yine aynı isimli Ali Suavi Sokağının başında yer almaktadır. Bu sokak ressamların eserlerini sergilediği, sanat atölyelerinin yer aldığı bir çok cafenin yer aldığı sanat kokulu bir sokak. Ali Suavi Osmanlı düşünürü ve yazarıdır. II. Abdülhamit’ e karşı düzenlediği başarısız darbe girişimi ile bilinen bir tarihi kişiliktir.

Bir kez daha turist rehberlerinin tavsiyelerine kulak vererek İstanbul Sanatçılar Caddesi'nde yürümeye karar verdim ve yine bir serseri beni bekliyordu (tüm İstanbul benim için büyük bir serseri oldu). Bu sokaktaki büst (kim olduğunu hatırlamıyorum) son derece ifadesiz bir görünüme sahip, ünlü bir kişinin açıkta kalan kafası onu bir kişi olarak yansıtmıyor, çünkü heykeltıraş keski yerine baltayla çalışmış gibi görünüyor ve sonuç son derece beceriksiz ve kabadır (karşılaştırmak için, Roma'ya gidin ve St. Michael Kalesi'ndeki Köprüye gidin). Yemekhanelerin atölyelere oranı yaklaşık 6'ya 1 olduğundan bu caddeye sanatçıların değil Restoranlar caddesi denmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu caddenin kendisi çok güzel, gölgede selfie çekilebilir ama orada da var. Böyle binlerce sokak var ve fotoğrafın altında imza olmadan kimse bunları göremiyor, fotoğrafın İstanbul'da mı yoksa Yaroslavl'da mı çekildiğini anlayabilecek. Seyahate çıktığımda kendimi yeni, solmayan izlenimlerle doldurmaya çalışıyorum ve bu anlamda İstanbul beklentilerimi karşılamadı.

Ali Suavi (8 Aralık 1839, İstanbul – 20 Mayıs 1878, İstanbul) Osmanlı düşünür ve yazardır. Türkçülük fikrinin ilk eylemcisi olarak kabul edilir. II. Abdülhamit’e karşı düzenlediği başarısız darbe girişimi ile bilinen tarihî bir kişiliktir. Bu olaydan ötürü kendisine “Sarıklı İhtilalci” denilmiştir. Osmanlı Devleti’nin siyasi ve sosyal sıkıntılarına çözüm bulmak için kafa yormuş, İslam’ı referans olarak almış ve Türkçü-Turancı görüşler öne sürmüş bir kişiydi. Sultan Abdülaziz döneminde Genç Osmanlılar ile birlikte Paris ve Londra’da bulundu, Hükûmet aleyhine yazılar yazdı, gazete çıkardı. Abdülhamit döneminde yurda döndü, bir süre Galatasaray Sultanisi müdürlüğü yaptı. Bu görevden alındıktan sonra işsiz olduğu sırada örgütlediği birkaç yüz kişi ile Çırağan Sarayı’nı basarak V. Murat’ı tahta geçirmek istedi, bu girişimi sırasında Yedi Sekiz Hasan Paşa tarafından başına aldığı sopa darbesiyle öldü.

Kadıköy'deki en nezih yerlerden biri 👏👏👏

Babası aslen Çankırılı olan olan Gazeteci yazar Ali Suavi 1839 tarihinde İstanbul'da doğdu.Bursa,Simav,Filipe, Sofya gibi şehirlerde baazı görevlerde bulundu.Muhbir gazetesinde devlet aleyhinde yazdığı şiirleri dolayısıyla hem gazete kapatıldı ve hem de kısa bir sureliğine de olsa Kastamonu'ya sürgüne gönderildi.İngiliz bir kadınla evli olan ve Bir ara Paris ve Londra'da bulunan Ali Suavi Muhbir ve Ulum gazetelerini çıkardı.1876 yılında tekrar İstanbul'a döndü.1878 yılında 2.ci Abdulhamide karşı düzenlediği Çırağan Sarayı baskınında ön saflardaki Ali Suavi,baskını bastırmaya gelen Beşiktaş karakol komutanı Hasan Paşa tarafından olay yerinde öldürüldü.