Kerkoporta Kapı

Osmanlıların şehre ilk girdiği iddia edilen yer. Kapı bugün kapalı ve çöplerle dolu. Buranın tadını çıkarmak için, Konstantinopolis'in düştüğü yerde olduğunuzu hayal etmeye ihtiyacınız var.

İmparator I. Manuel Komnenos (1143-1180) döneminde surlar inşa edildi. Vlaherna bölgesini kapsıyordu. Porfirojen Sarayı'ndan (Türkçe adı Tekfur Saray) başlarlar, eski bataklığın batı kenarı boyunca bir yay çizerler ve Haliç'e yaklaştıkça Melek İshak'ın duvarına dönerler. İki savaş kapısı vardır: Kerkaporta (ikinci ve üçüncü kuleler arasında) ve Porphyrogenete. Tarihçi Doukas'a göre Kerkaporta, Konstantinopolis'in ele geçirilmesinde üzücü bir rol oynadı. 29 Mayıs 1453 sabahı yanlışlıkla açık bırakılarak ilk elli Osmanlı askerinin şehre girmesine izin verildi. Osmanlılar iç surlara sancaklarını kaldırdılar ve aşağıdaki Yunan savunucularına ateş açtılar. Bu panik yarattı ve savunucuların moralini olumsuz etkiledi, bu da sonuçta büyük şehrin düşmesine yol açtı. Bilim insanları uzun süre Kerkoporta'yı araştırdı, varsayımlarda bulundu, kale duvarındaki çeşitli geçitleri ve açıklıkları onunla tespit etti. Ancak bu kapının tam olarak nerede olduğu hala kesin olarak bilinmiyor. Onun burada olduğunu ve fotoğraftakinin o olduğunu varsayacağız.

Bizanslı tarihçi Dukas'a göre İstanbul'un fethi sırasında açık unutulan/bırakılan kapı.

Onu görmeden yanından geçtim. Hiçbir işaret yok. Hiç bir şey.

Rivayet edilir ki Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'u feth ettiğinde ilk bu kapıdan şehre girmiştir. Bir çok kaynakta geçsede, Osmanlı kaynaklarında bir topun açtığı gedikten girdiği iddia edilir.

Batılılar, İstanbul'un fethini birinin içeriden bu kapıyı açmasına veya bu kapıyı açık unutmasına bağlarlar.